3 BİN YILLIK KUZEY LİKYA YOLU & NALDÖKEN & ŞAMAN İNANCI & PREHİSTORİK (BUZUL ÇAĞI) MAĞARA = ELMALI
Antik Kuzey Likya Yolu Elmalı’nın Kışla Mahallesi yakınlarından tarihe uzanıp giden, tarihin içinden geçen, sükûneti, eşsiz ,doğal ve tarihi güzellikleri ruhunuza kadar işleyen bir yol …
Önemli bir kısmı korunarak bugüne ulaşan taş döşeli İki sıra taşla topraktan yükselen, Orijinal hali 4 m olan şimdi ise yaklaşık 2,5 metre genişliğinde bir sanat eseri olan Likya bölgesinin en zevkli ve yürümesi bana göre kısmen daha kolay olan Kışla /Elmalı etabını tercih ettim adımlamak için. Yürüyüşün başlamasıyla birlikte, dar bir patikada, taşlı yollarda öndeki gruptan kopmamak, arkadan gelenlerin yolunu kapatmamak gayretiyle, başlangıçta gözlerim yerdeki taşlara, tempoyu yakalamaya odaklanmışken; düşüncelerim ve dikkatim yavaş yavaş yürüdüğüm coğrafyanın geçmişine kayıyor,kulaklarımızda o dönemin nal sesleri ile sihirli coğrafyada yürümek...
Yaklaşık 3000 yıllık geçmişi bulunan Yapımının Persler tarafından desteklendiği inşasında Likya’lıların çalıştığı Roma döneminde ise son şeklini aldığını düşündüğümüz bir ticaret ve yönetim merkezi olan Elmalı için değerinin çok yüksek olan bir yol.. Arada bir başımı kaldırdığımda uzanıp giden kayalar, önüme bakınca ayaklarımın altında kesintisiz devam eden irili ufaklı taşlardan oluşan yollar, Likyalıların taşlardan oluşan yaşam alanları ve kayalara işlenmiş mezarlarını daha iyi anlamamı sağlıyor.
Özgün halinde taşların üzerleri moloz ve toprakla kaplıymış. Yüz yıllardır aşına aşına toprak gitmiş hatta yol taşlarının civardaki mezar ve duvar yapımlarında kullanmak için sökülmüş ve geriye kalan sivri taşların at nallarını tahrip etmeleri nedeniyle yolun bu kısmına ‘NALDÖKEN’ adı verilmiş
Elmalı’nın Kışla Mahallesi yakınlarında önemli bir kısmı korunarak bugüne ulaşan taş döşeli antik yolun Korkuteli’den çıkarak Antalya’yı Ege’ye bağlayan en önemli Güzergâhlardan birisi. Antikli Likya yolun, Bayındır köyünden geçerek Baltasıgedik ve Vahab-i Ümmi türbelerinin bulunduğu hat üzerinden Elmalı’ya ulaşan bir ticaret yolu. Elmalı Güğü Beli geçidini aştıktan sonra ayrı yerlere ulaşmak üzere yeniden ikiye ayrılan yolun, sol koluyla Seki üzerinden Fethiye’ye, sağ koluyla da yeniden Milyas’a doğrulduğunu “Dirmil, Gölhisar, Tefenni, Karamanlı ve Burdur üzerinden İç Anadolu ve de Gölhisar Acıpayam üzerinden Batı Anadolu’ya bağlandığını bilmekteyiz.
Yürüdükçe tarihe tanıklık etmek …..
Yol boyunca günümüzün dinlenme tesislerini anımsatan mola yerlerine de şahit olduk….
Antik yol boyunca mola yerlerinin yanı başında yapılmış Yaklaşık 50 cm çapında doğal taşların, hiçbir bağlayıcı madde olmadan üst üste konulmasıyla yapılmış 1.5-2.0 m yüksekliğinde, 1.5 m çapında bir taş yığını, bir abidelere (?) rastladık. Taş aralarına, yumruk büyüklüğünde, kolayca alınıp geri konulabilen ve yapısal işlevi olmayan küçük taşlar da yerleştirilmiş.Bu taşlarda muhtemelen ayin sırasında büyük taşlara vurarak ses çıkarmak için kullanılmış olabileceğini düşünüyorum.. Bu sihirli coğrafyanın sessizliğini içimize çekip birkaç dakika hiç konuşmadan burada kim bilir nasıl ayinler, sunular, törenler yapılmış olabileceğini hayal ediyoruz.
Likya yolu ile yaşıt olduğunu, yol yapımında çalışan ve gök tanrıya inanan Asyalı göçmenler tarafından ibadet amacıyla yapıldıklarını düşündüğümüz Bu tapınakların kullanıldıkça her gelenin bir taş eklemesiyle büyüdüklerini Moğolistan’da Şaman tapınaklarından öğreniyoruz. Çoban kültürü ile ilişkili bu tapınaklar daha çok geçitlerde ve av bölgelerinde yapılırmış. Her eklenen taşla yerden yükseldikçe gizemleri de artan bu eserlerin sırrını çözmek, Asya kültürleri ile bağlantılarını araştırmak ve Likya kültüründeki konumlarına ışık tutmak amacıyla geniş çaplı araştırma yapılması gerekmektedir.
Biraz daha ilerledikten sonra çok ilginç kaçak kazılar dışında hiçbir araştırma yapılmamış Prehistorik (Buzul Çağı) dönem ait (?) olabileceğini düşündüğümüz devasal mağra ile karşılaşıyoruz.
Tarih boyunca çeşitli inançları besleyen, Paleolitik devirden itibaren yerleşime açık , en eski yerleşimlerinden biri olan Kültürlerin beşiği, inanç merkezi Kadim Elmalı ….
Tarihe ilginiz, doğaya sevginiz, kalabalık gruplara uyumunuz, yorgunluk ve doğabilecek aksaklıklara tahammülünüz, bir kaç gün de boş vaktiniz varsa; antik çağın yol güzergâhlarını adımlamak, geçmişin izlerini takip ederek kendiniz ve tabiatla baş başa kalmak bu boş vakti değerlendirmek için mükemmel bir seçenek.